Arama Sonuçları
Boş arama ile 1063 sonuç bulundu
- Meme Protezi Uygulamaları
Genellikle hastalar gelişimsel olarak memelerinin küçük olmasından, emzirme veya kilo kayıplarından sonra memelerinin hacim kaybetmesi sarkmasından yada memelerindeki asimetriden yakınarak estetik cerraha başvurur. Meme büyütme ameliyatı düşünen her hastanın başvuracağı hekim kesinlikle bir estetik cerrah olmalıdır. Muayene sırasında memelerinizin büyüklüğü, derinizin yapısı, göğüs duvarınızın ve omuzlarınızın genişliği, boyunuz ve en önemlisi beklentileriniz göz önüne alınarak sizin için en uygun olacak meme büyüklüğü saptanacaktır. Size önerilecek bu büyüklük sizin vücudunuzun kaldırabileceği ölçüler olacaktır bu limitlerin dışındaki ölçüler doğal durmayacaktır. Günümüzde meme büyütme ameliyatları meme protezleri ile yapılmaktadır. Halen proteze alternatif daha iyi bir yöntem ortaya konmamıştır. Dünyada 40 yılı aşkın bir süreden beri meme protezleri kullanılmaktadır ve yapılan araştırmalar sonucunda kanser riskini artırmadığı saptanmıştır. Bu konuda daha detaylı bilgiyi cerrahınızdan alabilirsiniz. Meme protezleri iki türlüdür, birincisi içerisi silikon jel ile dolu olanlar ve ikincisi içerisi tuzlu su ile doldurulanlardır. Her ikisinin de dışındaki zarf yapı silikonda yapılmakta ve yalnızca içerisindeki dolgu maddesi jel veya tuzlu su olarak değişmektedir. Jel ile dolu olanların meme dokusuna daha uygun bir kıvamı ve görünüşü vardır. Protezlerin patlaması gibi bir olasılık söz konusu olmayıp toplum içersindeki bu tür yanlış inanışlar dikkatsiz yapılmış bir ameliyat sonrası dikişlerin açılmasından kaynaklanmaktadır. Protezlerin yalnızca kesici ve delici aletlerle bütünlüğü bozulabilir, bu durumda değiştirilerek yenisini koymak mümkündür. Tuzlu sulu protezler kullanılacaksa kas dokusu arkasına konması daha uygundur ve bu tür protezlerin 6 ay içerisinde hacimlerinin % 10 kadar azalma olasılığı olduğunu unutulmamalıdır. Tuzlu sulu protezlerin en önemli avantajı daha küçük bir ameliyat iziyle yerleştirilmesi mümkün olması ve protez bütünlüğü bozulduğu zaman vücuda zararlı olabilecek hiçbir sakıncalı madde içermemesidir. Protezler şekil olarak da iki türlüdür. Ya tam yuvarlak olurlar yada göz yaşı damlası şeklindedirler. Bunlar arasındaki en önemli fark, göz yaşı damlası şeklinde olanların memenin üst yarısında daha iyi dolgunluk sağlamalarıdır. Meme protezini yerleştirmek için 3 esas giriş yolu vardır. Birincisi meme altından, ikincisi meme başından, üçüncüsü daha nadir kullanılan koltukaltından yapılan girişimlerdir. Eğer kişinin meme başı büyüklüğü uygun ise meme başında koymak izlerin kaybolması açısından en uygun yerdir. Kişi doğum yapmamış ve meme başı küçük ise meme altından koymak daha uygundur, buradaki ameliyat izi de sutyenin içinde kalacağı için belli olmaz. Protezin nereye yerleştirileceği konusunda iki seçenek vardır. Meme dokusunun arkasına veya kas dokusu arkasına konur. Bunun seçimi kişinin özelliklerine göre yapılır; eğer meme dokusu çok az ise ve tuzlu sulu protezler kullanılıyorsa kas dokusu arkası tercih edilir. Spor yapanlarda ve birlikte sarkma ameliyatı da gerekiyorsa meme dokusu arkasına konur. Tüm planlamaların ardından ameliyat olan hastalar, genellikle aksi bir durum söz konusu değilse aynı gün evlerine gidebilirler. Ameliyat sonrası özel bir bandaj uygulanır ve bu pansuman ilk 3 gün içinde açılarak sporcu tipi bir sutyenle değiştirilir. İlk günler de ameliyatın dokulara verdiği travmatik etkiyle memeler daha şiş ve ağrılı olacaktır; bir hafta içerisinde şişler inecek, ağrılar üçüncü günden sonra geçecektir. Bu sırada cerrahınızın verdiği ağrı kesiciler ağrınızı tamamen geçirecektir. İlk pansumandan sonra duşunuzu alabilirsiniz. Kendinizi iyi hissettiğiniz an işinize dönebilir; bir hafta sonra araba kullanabilir; tenis, yüzme gibi ağır sportif faaliyetlerinizi bir ay sonra yapabilirsiniz. Dikişlerin alınmasında sonra size masaj gösterilecektir. Masaj, dikkatli bir şekilde cerrahınızın önerdiği kadar yapılmalı, aşırı yapılan masaj uygulamalarının da zararı olabileceği unutulmamalıdır. Meme protezi olan kişiler doğum yapabilir ve bebeğine süt verebilirler. Genellikle protez uygulamasından en az 6 ay sonra hamile kalınması önerilir. Hamilelik sonrasında memelerde şekil değişikliği olabilir ve bunun ne derecede olacağını önceden tahmin etmek imkansızdır.Ameliyat sonrası dönemde meme ucundaki duyu azalması geçici olup nadiren kalıcı olabilir. Meme protezlerinde en istenmeyen komplikasyonu %5 oranında görülebilen memelerin sertleşmesidir. Bunun nedeni vücudun proteze verdiği aşırı reaksiyondur. Genellikle üçüncü aydan sonra ortaya çıkar ve tek veya her iki memede ortaya çıkabilir. Protezin etrafında kalın bir kapsül oluşur, bunun sonucu o memede sertleşme olur. Bu durumda ikinci bir ameliyatla bu kapsül dokusu temizlenir ve gerekirse protez yenisi ile değiştirilir. Kişinin meme protezinin olması memenin kitle yönünde yapılacak ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi ve mamografi gibi tetkiklerine engel oluşturmaz. Olası bir tümoral oluşum gözden kaçmaz. Meme protezi, küçük memelerin büyütülmesi için en etkili ve en iyi çözüm yoludur. Size uygun olan büyüklüğü, nereden yerleştirileceği ve nereye konulacağına estetik cerrahınızla birlikte karar vermelisiniz. Estetik cerrahi sanatla bilimin kesiştiği bir alandır
- Kepçe Kulak Estetiği
Kulak ameliyatı düşünen kişinin atması gereken ilk adım plastik cerraha danışmaktır. Kişi arzulanan sonucun mükemmeliyet değil düzelme olduğunu akılda tutarak ameliyat sonrası daha iyi görünmek ve daha iyi hissetmek konusundaki beklentilerini açık yüreklilikle tartışmalıdır. Herhangi bir estetik ameliyat girişiminden önce saptanması gereken en önemli etkenlerden biri duygusal kararlılıktır. “Yeni" bir yüz yeni bir yaşamı garantilemez. Kulak ameliyatı görünümünüzü düzeltebilir ve kendinize güveninizi tazeleyebilir; fakat gerisi size kalmaktadır. Muayene ettikten sonra cerrah, sizinle, yöntemle ilgili kararları etkileyecek diğer değişkenleri tartışacaktır. Düzelmenin derecesi yaş, kalıtım, kemik yapısı, derinin kişisel özellikleri alkol, sigara kullanımı, beslenme, alışkanlıklar gibi etkenler tarafından belirlenir. Bu faktörler, bir dereceye kadar operasyonun ne kadar etkili olacağını da belirler. Kulak estetiği Otoplasti genellikle kepçe kulakları başa daha yaklaştırmak, eksik kıvrımlarını şekillendirmek veya büyük kulakları küçültmek amacıyla yapılır. Bu operasyon genellikle beş yaşından itibaren yapılmaktadır. Beş yaş itibariyle kulaklar hemen hemen tam olarak gelişmiş kabul edilir ve operasyon ne kadar erken yapılırsa çocukların dış çevrede karşılaşacağı problemler daha az olacaktır. Bu ameliyat erişkinlerde de yapılabilir ve erişkinler için ek bir risk sözkonusu değildir. Eğer kulak ameliyatını kendiniz veya çocuğunuz için düşünüyorsanız bu yazı size yapılacak işlemi anlamanıza yardımcı olacaktır: işlem nasıl yapılmaktadır, beklentileriniz ne olmalıdır. Tabi ki tüm sorularınızın yanıtlarını burada bulamayabilirsiniz, Zira bir çok şey kişisel durumlara bağlıdır. Eğer işlem hakkında anlamadığınız birşey varsa lütfen doktorunuza sorunuz. Ameliyat Öncesi Ameliyata Hazırlanma Nasıldır? Bu dönemde cerrahınızın sizden bazı talepleri olacaktır. Özellikle eğer sigara içiyorsanız buna ameliyattan 4 hafta önce ve 2 hafta sonrasına kadar ara vermelisiniz. Bu dönemde güneşte fazla kalmamalısınız. Eğer kullanıyorsanız E vitamini ve aspirine ara veriniz ve ameliyat öncesi ağır diyet rejimlerinden kaçınınız. Soğuk algınlığı yada başka bir enfeksiyon, operasyonunun ertelenmesine sebep olabilir. Cerrahi Plan: Birçok cerrah, çocukların kepçe kulakları hakkındaki hissi sorunlarına ebeveyinlerin duyarlı olmalarını önermektedir; çocuğunuz değişiklik isteyene kadar cerrahi için ısrar etmeyiniz. Kulakların şeklinden rahatsızlık duyan ve cerrahi isteyen çocuklar genellikle işlem sırasında daha uyumlu olmaktadırlar. İlk görüşmede operatörünüz hastanın durumunu değerlendirecek ve en etkili tekniği önerecektir.Ayrıca cerrahi müdahale için nasıl hazırlanılması gerektiğini açıklayacaktır. Bu operasyon hastane ortamında ve genellikle local anestezi ile yapılmaktadır. Çocuğunuz küçükse doktorunuz genel anestezi önerebilir, Daha büyük çocuklar veya erişkinler için doktorunuz bir sedatif ile kombine ederek lokal anesteziyi tercih edebilir.Bu durumda çocuğunuz uyanık ancak gevşemiş olacaktır. Operasyon: Otoplasti genellikle birbuçuk-iki saat sürer, komplike olgular daha uzun sürebilir. Operayon sırasında kulak arkasından yapılan birkaç santimlik kesiden girilerek kulak kıkırdakları törpülenir. Yeni şekillerinde kalmaları için alınmasına gerek olmayan dikişlerle yeni kulak kıvrımı oluşturulur. Bazen kulak ön yüzdeki kıvrım içinde küçük bir deri kesisi yapılarak kıkırdak çıkarılması gerekebilir. Bu durumda kulak ön yüzde, kıvrım içinde gizli, hemen hemen hiç farkedilmeyen bir dikiş hattı vardır ve bu hat zaman içinde solarak giderek belirsizleşecektir. Ameliyat Sonrası : Erişkinler ve çocuklar ameliyattan birkaç saat sonra ayağa kalkıp dolaşabilir ve eve gidebilirler. Hastamızın başı, ameliyatın sonunda şekillenme ve iyileşmeyi kolaylaştırmak için sarılacaktır. Kulaklar birkaç gün ağrıyabilir ancak bu şikayet ilaçlarla yatıştırılabilir. Yedi gün sonra bu sargı çıkarılarak daha hafif bir pansuman ile baş sarılacaktır. Bu sargıların da çıkarılmasından sonra doktorunuz 6 hafta boyunca gece-gündüz kullanmak üzere kafa bantı önerecektir. Bu sürenin sonunda bant 6 hafta daha sadece geceleri olmak üzere kullanılmalıdır. Dikişler genellikle bir hafta içinde alınır. Kulağın büküleceği herhangi bir aktiviteden birbuçuk ay kadar kaçınılmalıdır. Erişkinlerin çoğu işlerine aşağı yukarı on gün içinde dönebilir. Çocuklar yedi gün civarı bir sürede okula gidebilirler,ancak aktivitelerde dikkatli olmaları gerekir. Çocuğunuzun öğretmeninden bu konuda birkaç hafta boyunca çocuğunuza göz kulak olması yönünde yardım isteyebilirsiniz. Her Cerrahi Biraz Belirsizlik ve Risk Taşır: Otoplasti kalifiye,deneyimli bir cerrah tarafından yapılırsa komplikasyonlar oldukça nadir ve küçüktür. Ancak her cerrahide olduğu gibi cerrahi ile ilgili riskler ve işleme özel spesifik komplikasyonlar söz konusu olabilir. Hastaların küçük bir yüzdesinde kulakta kan pıhtısı gelişebilir.bu pıhtı kendiliğinden eriyip yok olabilir veya bir iğneyle çekilebilir. Nadiren, kulak kıkırdağında skar dokusu oluşumuna neden olan bir enfeksiyon gelişebilir. Bu enfeksiyonlar genellikle antibiyotiklerle tedavi edilir; Nadiren enfekte bölgeyi cerrahi işlemle boşaltmak gerekebilir. Diğer Kulak Şekil Bozuklukları: Kepçe kulak dışında,ameliyat ile düzeltilebilecek başka kulak problemleri de vardır. Bunlar arasında “Lop Ear”: kulak üst kesimi aşağı ve öne kıvrımlı ise; “Cup Ear” çok küçük kulak ve “Shell Ear”:dış kenardaki kurvatur ,doğal kıvrım ve çizgilerin kaybolduğu kulak sayılabilir. Ayrıca büyük kulak memelerine yönelik işlemler de yapılabilir. Yine ek olarak doğuştan veya bir kaza sonrası kulağını kaybedenler için yeni kulak yapılabilir. Bazen orjinal problemden daha kötü olan bir skar kalabilir. Daha Doğal Görünümlü Kulaklar: Birçok hasta ,genç veya erişkin kulak ameliyatı sonucundan tatmin olmayabilir. Ancak amaç unutmayınız ki mükemmele ulaşmak değil daha iyiye ulaşmaktır. Her iki kulağın tıpa tıp eşit olacağını ummayınız; mutlak simetri hem olanaksız hem de doğal olmayan birşeydir. Müdaheleyi ve beklentilerinizi operasyon öncesi doktorunuzla tartışırsanız sonuçtan daha memnun kalma şansınız artar.
- Bakışlarınızı Nasıl Yenilersiniz?
Yaş ilerledikçe, yer çekiminin de etkisi ile kaşlarda, üst ve alt göz kapaklarında sarkıklık ve bununla birlikte özellikle alt göz kapaklarında yağ dokularının hacminin artması ve fıtıklaşması ile torbalanma olabilir. Bu, görünüm bozukluğuna neden olması yanında, sarkık haldeki üst göz kapaklarının gözün önünü kapatması ile kişinin görmesini de engelleyebilir. Estetik göz kapağı ameliyatı ile fazla deri ve fıtıklaşmış yağ dokusu vücuttan uzaklaştırılır, bu şekilde hem güzel bir görünüm elde edilir hem de kişinin rahat görmesi sağlanmış olur. Ön görüşme için kliniğimize bekleriz.
- Çene Estetiği
Çene Estetiği; Çene ucu, burun ucu gibi yüz profilini oluşturan en önemli iki yapı olup, yüzün diğer bölümleri ile orantılı ve uyumlu olmalıdır. Profiloplasti dediğimiz uygulama ile çene ucu estetiği sıklıkla burun operasyonları ile kombine olarak yapılır. Yüzün yan profiline bakıldığında çene ucu buruna göre geride olduğunda, estetik burun operasyonu yapılırken çene ucuna yerleştirilen protez ile burun, çene ve yüz orantısı sağlanır. Yerleştirilmiş olan çene protezi aynı zamanda hastadaki gıdılı görünümü de düzeltmiş olur. Çene ucu estetiği ağız kapanışı ve diş dizilimi normal hastalara yapılır. Bu operasyon basit ve güvenli olması yanında yüz estetiğinde ciddi düzelme ve gençleşme sağlayan kolay bir işlemdir Mentoplasty (Çene Estetiği) Nasıl Yapılır? Augmantasyon mentoplasty’nin çeşitli yöntemleri vardır. Bunlar arasında: Yağ enjeksiyonu: Hastanın bel veya karın bölgesinden ya da gıdı altından alınan yağların bazı işlemlerden geçirildikten sonra çene ucuna verilmesi Dışardan enjeksiyon maddelerinin verilmesi: Kollagen, hyaluronic asit vb pek çok yabancı madde çene ucuna enjekte edilebilir. Kıkırdak yerleştirilmesi Çene ucu protezleri yerleştirilmesi: silicon vb… Çene kemiklerinin cerrahi müdahale ile kesilerek öne doğru ilerletilmesi. Çene estetiği genellikle çene altındaki yani gıdı bölgesindeki yağ dokusunun alınması amacıyla liposuction veya lazer liposuction ile kombine bir ameliyat olarak yapılmaktadır. Çene estetiği Operasyon Öncesi Yapmanız Gerekenler Eğer geçirdiğiniz önemli bir hastalık, ameliyat, düzenli olarak kullandığınız bir ilaç varsa bunu operasyondan önce doktorunuzla paylaşmanız gerekmektedir. Aspirin gibi kan sulandırıcı ilaçlar kullanıyorsanız bu konuyu doktorunuzla konuşup ameliyattan önce ilaç kullanımını sonlandırılmalıdır. Operasyona karar verip randevu aldığınız zaman operasyon yapılacak bölgeye göre size ödem(şişlik) ve morluk olmaması için ilaçlar başlanacaktır. Çene estetiği Operasyon Uygulama Yeri ve Şartları Nasıl Olacak? Operasyon hastane koşullarında yapılır. Bazı zamanlarda yüz implantı ameliyatı sakinleştirici ile birlikte lokal anestezi ile gerçekleştirilir. Ancak, daha sıklıkla, genel anestezi önerilir. Operasyon otuz dakika ile bir saat arasında sürer. Çene estetiği Operasyon Hakkında Bilmem Gerekenler Operasyona girmeden önce anestezi uzmanımızla odanızda görüşeceksiniz. Çene estetiği işleminden sonra ağrınız olmayacaktır. Bu operasyondan sonra 1 gece hastanede kalmanız gerekmektedir. Çene estetiği Operasyon Sonrası Takip Süreci Eğer ağız içinden ameliyat yapıldıysa dikişlerin iyileşmesi için 3-4 gün sıvı diyet önerilir. Çalışmaya 1 hafta sonra dönülebilir.
- Kol Germe Estetiği
Kol Germe Estetiği; Kollarda meydana gelen deri sarkmalarını düzenlenmek ve toparlanması için yapılan cerrahi işlemdir. Aşırı kilo kaybı ve yaşlanma neticesinde, kollardaki doku elastikiyeti azalır ve sarkma meydana gelir. Kollarımız özellikle yaz aylarında giydiğimiz giysiler sayesinde başkaları tarafından fark edilebilir durumdadırlar. Çoğu kişi için kollar estetik anlamda çok önemlidir. Sarkma durumlarında kişinin yaşlı ve kendini bırakmış imajına sahip olmasına neden olmaktadır. Kişi genç bile olsa bu böyle algılanmaktadır. Sarkmanın giderilmesi ve kolun gerilmesi amacıyla fazla deri ve yağ dokusu kesi ile çıkarılır. Kol iç kısmında kalan ince kesi izi vücuda bakan tarafta olduğu için gizli kalır. İz kolun iç kısmında kola paralel şekilde dirseğe doğru uzanır. Kimler Kol Germe Ameliyatı Kimlere Uygulanabilir? Sarkma problemi olan, yumuşak doku ve fazla deri görünümü estetik kaygı yaratan kadın ve erkek tüm hastalar bu operasyonu olabilir. Kol Germe İşlem Sonrası İz Kalır Mı? Bu konuda, her ameliyatta olduğu gibi risk vardır. Operasyonu gerçekleştiren cerrahın kesileri, dikişlerin gizlenebileceği alanlardan açıp ameliyatı gerçekleştirmesi gerekmektedir. Kolun vücuda kapandığı görünmeyen bölgeden ameliyat gerçekleştirilirse izler iyileşene kadar daha estetik bir görünüm sağlanmış olur. Bu Operasyon Kalıcı Çözüm Müdür? Bu işlem, bir çok hastada kalıcı denecek derecede sonuçlar vermektedir. Çünkü koldan fazla deri ve doku çıkartılır. Yaşlanma etkisi ve yer çekimi gibi dış faktörler sebebi ile kollarda yeniden bir miktar sarkma yaşanabilir. Fakat bu sarkmanın derecesi hiç bir zaman ameliyat öncesinde ki gibi rahatsız edici boyutlara ulaşmaz. Kol Germe Ameliyat Sonrası ve İyileşme Süreci Ameliyatın gerçekleştiği gün bir yakınınızın yardımıyla eve dönebilirsiniz. Genelde bir hafta sonra günlük hayatınıza ve işinize devam edebilmeniz mümkün olsa da 10-15 gün arası dinlenme süresi önerilmektedir. Bu öneri işinizde ciddi güç kullanımı ve fiziksel aktiviteler bulunmadığında geçerlidir. Ameliyat sırasında kolunuza yerleştirilmiş drenler birinci gün ile üçüncü gün arasında çıkarılır. Bazı istisnai durumlar dışında dikişler kendiliğinden çözülecektir ve dikiş aldırmanıza gerek yoktur. Hafif aerobik aktivitelere birinci hafta sonunda dönülmesi mümkündür, daha ağır fiziksel aktiviteler için en az üç hafta gerekmektedir. Bu süre sonunda hafif kol egzersizlerine başlanması ve bazen altı haftaya kadar devam edilmesi önerilmektedir. Alternatif Tedaviler Nelerdir? Vakum esliginde yag alinmasi eger iyi kalitede gergin bir cilt ve sinirli yag birikimi varsa ve kol kaslari tonusunu kaybetmemisse normal agirliktaki kisilerde alternatif olarak düsünülebilir. Total vücut yaginin azalmasinda diyet ve egzersiz programlari da etkili olabilir, ancak deri sarkikligina etkili olmaz. Riskler ve muhtemel komplikasyonlar diye adlandirilan, ameliyat sonrasi beklenmeyen ancak olasi olaylar alternatif tedavilerde de ameliyatin risklerini tasir. Kol Germe Ameliyatı hakkında detaylı bilgi için iletişime geçiniz.
- Meme Rekonstrüksiyonu Nedir?
Meme Rekonstrüksiyonu; Meme kanseri yada başka nedenle memenin tamamı ya da bir bölümü alınan bayanlara diğer memelerine benzer yeni meme yapılmasıdır. Meme kanseri yada başka bir nedenle memesinin tamamı ya da bir bölümü alınan bayanlara diğer memelerine benzer yeni meme yapılmasıdır. Erken meme kanseri tespiti yapılan birçok kadında artık memenin sadece kanserli kısmını içeren meme bölümü çıkarılarak memeyi büyük oranda korumak mümkün oluyor. Memesi büyük olan bayanlarda memenin rekonstrüksiyonu bu durumdan dolayı gerekmiyor. Kalan meme yeterli meme dokusu sağlıyor. Memesi çok küçük olan bayanlarda ise bu işlem sonrası memenin yeniden yapılması ihtiyacı doğuyor. Memenin rekonstrüksiyonu Plastik Cerrahi uzmanları tarafından yapılan bir işlemdir. Memenin kanser nedeniyle tamamı alındığında diğer meme ile uyumlu meme yapmak mümkündür. Hatta meme ucu da yapılabilir. Bazı meme kanseri tiplerinde ailenin bayanları tarafından taşınan gen tahlil edilerek meme kanseri olmadan meme dokusunun tamamının alınmasına karar verilebilir. Bu durumda meme başı korunarak tüm meme dokusu alınır. Silikon konularak meme rekonstrüksiyonu tamamlanır. Alınan memenin yeniden oluşturulması genel olarak iki şekilde yapılabilir: Protez ile Meme Onarımı (Meme protezi kullanılarak ) Otojen Doku ile Meme Onarımı (Hastanın kendi dokusu kullanılarak) PROTEZLE MEME ONARIMI: Şekil olarak 2 tip kalıcı meme protezi var: Yuvarlak Protez:Bu protezler genelde meme onarımında tercih edilmemektedir. Anatomik (Damla) Protezler:Meme onarımında meme tümüyle alındığı için anatomik protezler tercih edilir. Bu protezlerin dış cidarı silikon madde ile çevrilidir. İçi silikon jel ya da sıvı (serum) ile doldurulur. Meme onarımında kullanılan bazı meme protezlerinde hem silikon jel hem serum içerik ile kombine edilir. Bu protezlerde iki boşluk bulunur. % 35’lik dış boşluk silikon jel ile doludur. %65’lik iç boşluk ise bir port yardımıyla serum (tuzlu su) verilerek şişirilir. Bu tip protezler radyoterapi görecek hastalarda kullanılır. Bu protezlerde radyoterapi sonrasında bir deformasyon yoksa port çıkarılarak protez kalıcı hale getirilebilir. Protezin dış çeperinde jel olmasının sebebi meme dokusuna en yakın doku ve hissi silikonun vermesidir. Serumda ise titreşim olabilir ve hasta bunu göğüs kafesinde hissedebilir. Ayrıca serum sıcak ve soğuğa daha çabuk tepki verir. Serumlu protezler bu sebeple daha az kullanılır. Silikon jelin yoğunluğu meme dokusuna yakındır. Protezle meme onarımı genel olarak 2 şekilde yapılabilir: Protezle eş zamanlı meme onarımı Protezle aşamalı (çift seans) meme onarımı Protezle Eş Zamanlı Meme Onarımı: Mastektominin (memenin alınması) yapıldığı aynı cerrahi seansta memenin onarılması olan bu işlemde kalıcı ya da geçici protezler kullanılır. Kalıcı Protezle (Eş zamanlı) Onarım: Hasta mastektomi (memenin alınması) sonrası radyoterapi görmeyecekse aynı cerrahi seansta kalıcı bir protez yerleştirilir. Protezin kalıcılığına göre bu memede başka bir işleme ihtiyaç duyulmaz. Geçici Protezle Onarım: Eğer hasta mastektomi (memenin alınması) sonrası radyoterapi tedavisi görecekse, aynı cerrahi seansta geçici protez yerleştirilir. Geçici protezin en önemli katkısı radyoterapi tedavisi süresince meme bölgesinde bir volüm oluşturmaktır. Eğer geçici protez bu bölgeye yerleştirilmezse, meme bölgesi radyoterapi tedavisi döneminde dümdüz bir duvar şeklinde iyileşir, radyoterapi bu bölgeyi daha da düz hale getirir ve ilerleyen dönemlerde bu bölgeyi genişletip protez yerleştirmek çok zor olur. O zaman zaten tek seçenek olarak kendi dokusu ile onarım kalır. Geçici protez yerleştirildiğinde ise hastada radyoterapiden sonra meme onarım seçeneği olarak geçici protez çıkarılarak ya kalıcı bir protez kullanılır ya da hastanın kendi dokusu kullanılarak meme onarımı tamamlanmış olur. Geçici protezde porttan girip serum ile protez şişirilebilir, gerektiğinde radyoterapi esnasında ışının daha iyi alınabilmesi için geçici protezin volümü porttan sıvı alınıp-verilmesi ile değiştirilebilir. Radyoterapi tedavisi bittikten yaklaşık 6 ay ila 1 yıl sonra radyoterapinin dokulara yaptığı hasar iyileşir ve geçici protez çıkarılıp kalıcı proteze geçilebilir. Kalıcı protez yerleştirilirken yağ enjeksiyonu ile de desteklenebilir. Bazı durumlarda geçici protez eğer kombine protez (silikon jel ve serum içeriyor) ise protez üstündeki port çıkarılıp kalıcı proteze dönüştürülebilir. Ancak ciltte radyoterapinin büyük bir deformasyon yaratmamış olması gerekir. Hastanın cildi ve kasında radyoterapinin yaptığı hasar çok fazla ise (bu hasar tümörün yerleşimine göre, alınan doza ve kişinin vücut yapısının vereceği reaksiyona göre değişir) geçici protez çıkarılıp kalıcı proteze geçerken bazı sorunlar yaşanabilir. Bu durumda geçici protez çıkarıp yerine hastanın kendi dokusu ile onarım yapılır. Protezlerle Aşamalı (Çift Seans) Meme Onarımı: Bu yöntem sıklıkla memesi daha önce alınmış ve herhangi bir meme onarımı yapılmamış olan hastalarda tercih edilmektedir. Bu onarımda, ilk seansta bir doku genişletici (balon) kullanılır, ikinci seansta kalıcı protez ya da hastanın kendi dokusu ile onarım yapılır. Aşamalı onarımın ilk cerrahi seansında hastanın meme bölgesine doku genişletici (ekspander) yerleştirilir. Doku genişletici (ekspander) balon gibidir şişirilir; böylece meme bölgesi volüm kazanılır. 3 -6 aylık bir süre beklenir. Bundan sonra doku genişletici çıkarıp ikinci seansta kalıcı protez ya da hastanın kendi dokusu ile onarım yapılır. Protezlerin bir ömrü var mıdır? Herhangi bir baskı, üzerine yatma ya da emniyet kemeri baskısı gibi durumlarla meme protezleri patlayamaz. Ancak delici kesici bir travma yaşandığında patlar. Bu durumda da zararlı bir gelişme olmaz. Günümüzde kullanılan jeller 4’üncü nesil FDA (US Food and Drug Administration) onaylı jellerdir. İçindeki malzeme patlasa da vücuda yayılmaz, akmaz. Patlayıp patlamadığı ultrason ile görülebilir. Bunların meme kanseri yapma ya da meme kanserini tetikleme gibi bir etkisi yoktur. OTOJEN DOKU İLE MEME ONARIMI: Hastanın kendi vücudunun başka bir yerinden alınan cilt, yağ ve kas doku ile yapılan meme oluşturma işlemi, otojen rekonstrüksiyondur. Otojen meme rekonstrüksiyonunu, protezle meme rekonstrüksiyonundan ayıran en önemli fark kendi dokusundan olması dolayısıyla doğal görüntü olması ve proteze bağlı kabul edilmeme, enfeksiyon, kapsül oluşumu, cilt kaybı, değiştirme gereksinimi gibi risklerin olmamasıdır. Otojen rekonstrüksiyon için farklı seçenekler mevcuttur. Karın bölgesinden yapılan TRAM flep ve DİEP flep, sırt bölgesinden yapılan latissimus dorsi flep, uyluktan yapılan TUG flep, kalçadan yapılan gluteal flepler, bel yan bölgeden yapılan Ruben’s fat pad flep bunların en önemlileridir. Bu yöntemlerden karın bölgesinden elde edilen dokuların kullanılması en sık kullanılan otojen meme rekonstrüksiyonu seçeneğidir. Meme rekonstrüksiyonu için başka hangi dokular kullanılır? Sırt bölgesinde bulunan latissimus dorsi kas tek başına ya da bir miktar cilt dokusu ile birlikte meme oluşturulması için kullanılabilir. Bu yöntem çoğu kadında yeterli örtü dokusu oluşturmasına rağmen, meme görüntüsü oluşturacak dolgunluk ve kıvrımı veremez. Bazı hastalarda mastektomi sırasında meme bölgesindeki açıklığı kapatmak için kullanılabildiği gibi, bazen de silikon meme protezi ile kullanıldığında yeterli meme büyüklüğü ve kıvrımı oluşturulmak için kullanılabilir. Yöntemin dezavantajı, sırt bölgesinde kamuflajı zor olan bir iz bırakması ve yara iyileşme problemleri olabilmesidir. Karın ve sırt bölgesi dokular kullanılamadığında kalça bölgesinden ‘gluteal flepler’, yan bel bölgesinden ‘Ruben’s yağ dokusu’,uyluk iç yüzden ‘transvers üst grasilis flep’ serbest flep olarak mikrocerrahi tekniklerle meme rekonstrüksiyonu olarak kullanılabilir. Ayrıca bazı hastalarda meme dokusu yakınındaki dokular da kısmi meme rekonstrüksiyonu için kullanılabilir. Meme onarımı ameliyatları yağ enjeksiyonu ile kombine edilebilir mi? Meme onarımı ameliyatları bazen memeye yağ enjeksiyonları ile kombine edilebilir. Aynı cerrahi seansta meme protezi konulurken, yağ enjeksiyonu da yapılabilirken, daha önce meme protezi konmuş bir memede estetik sonucun daha iyi olabilmesi için daha sonra da yağ enjeksiyonu yapılabilir. Hastanın kendi dokusuyla onarılmış olan bir memeye yine estetik sonucunun daha başarılı olabilmesi için yağ enjeksiyonu kombine edilebilir. Yağ meme onarımlarımda bir kamuflaj görevi görür. Bazen protez ve cilt, özellikle bazı zayıf hastalarda çok yakın olur. Bu sebeple cilt altında protez hissedilebilir. Özellikle radyoterapi gören kişilerde cilt incelebilir ve protez daha belirgin olur. Protezin belirgin halinin giderilmesi ya da çökme ve çukurlaşma gibi bazı deformasyonları gidermek, daha yumuşak ve estetik bir görüntü elde edebilmek için enjektörlerle karından ya da sırt bölgesinden yağ alınır. Bu yağlar ameliyathanede bir işlemden geçirilir ve memenin veya memelerin gerekli bölgelerine enjekte edilir. Ameliyat Sonrası Yeni yapılan meme dokusu, diğeri ile karşılaştırıldığında tamamen aynı şekil ve özelliklerde olmayabilir. Amaç mümkün olduğunca benzer bir sonuca ulaşmaktır. Fakat bu minimal değişiklikler çevrenizdekiler tarafından değil yalnızca sizin tarafınızdan algılanacaktır. Meme rekonstrüksiyonu ameliyatı hastaların hem görünümlerinde hem de hayata bakışlarında önemli değişiklikler yapan bir ameliyattır. Amerika Birleşik Devletleri`nde meme rekonstrüksiyonu geçirmiş hastalarda yapılan bir araştırmada hastaların %98`i yine aynı sorunla karşılaşsalar yeniden meme rekonstrüksyonu yaptırmak isteyeceklerini belirtmişlerdir. Diğer Memeye Yapılacak Ameliyatlar Meme rekonstrüksiyonu ile birlikte karşı memeye de, simetrinin daha iyi sağlanabilmesi için aynı seansta müdahale edilebilir. Yeni yapılan memeyle uyumun sağlanması için diğer meme küçültülebilir, büyütülebilir veya dikleştirilebilir. Meme kanseri ameliyatı olan bazı yüksek riskli hastalarda kanser olmasa da karşı memenin içindeki meme dokuları boşaltılarak meme protezi uygulanabilir. Böylece, ileri dönemde, diğer memede de kanser gelişme riski ortadan kaldırılmış olur.
- Boyun Estetiği
Yapısal olarak kişilerin boyun bölgeleri ile ilgili sorunları olabilir. Örneğin genç veya orta yaşta bir kişi boynunda gıdı dediğimiz yağ depolanmasından yakınabilir. Yaşlılığa bağlı boyunda yağlanma ve ciltte sarkmalar olabilir. Bazen boyunda yağlanma ve kalınlaşma değil, bunun tersi olabilir. Dikine seyreden bir veya birkaç adet kas yapıları problem yaratabilir. Hastaya ve soruna bağlı olarak tedavi yaklaşımları gözden geçirilebilir. Derinin sıkı olup sadece yağ depolandığı durumlarda yağ alımı ile problem giderilir. Deri sarkıklığı genellikle yüz yaşlanması ile beraber seyreder. Bu durumda yüz germe operasyonu uygulanır ve boyundaki sorun da giderilir. Bazen hastalar yüzünden çok boynundan şikayet ederler ve izole olarak oranın tedavisini isterler. Bu da yapılabilir. Boyundaki dikine seyirli kas bandları küçük kesilerle veya bu da yapılmadan iğne deliği girişleri ile non invaziv olarak kesilirler. Ameliyatsız çözüm olarak bu bandlara botulismus A enjeksiyonları da bir başka seçenek olmaktadır.
- Genital Estetik Cerrahi
Erkek veya dişi genital organlarda kişileri rahatsız eden ve mutsuzluk kaynağı olabilen sorunlar için yapılabilecek işlemler vardır. Estetik ile Vajen iç dudakların iriliği ve sarkıklığı giderilebilir. Penis eğrilikleri düzeltilebilir veya hacmi büyütülebilir. Kadınlarda özellikle normal doğum, yaşın ilerlemesi veya başka nedenlerle dokuda ya da kaslarda gevşeme yaşanabilir. Bu da cinsel birliktelik sırasında, haz alımını azaltabilir. Sadece estetik açıdan da cinselliği etkileyebilir. Küçük dudaklardaki görüntünün kötü olması, kişilerde özgüvensizliğe neden olabilir. Vajinanın girişindeki travmalar ise yine aynı şekilde görsel rahatsızlıklara sebep olabildiği gibi, ağrı verme – hassasiyet ya da dar giysiler giyildiğinde sıkıntı oluşturabilir. Genital estetik cerrahide kadınlarda amaçlanan vajinadaki dokuları düzenlemek, sıkılığı artırmak ve cinsel birliktelikten haz almayı sağlamaktır. Erkeklerde ise penisin olması gerektiğinden daha kısa ya da ince olması kişide işlevsel bozukluğa ve özgüvensizliğe sebep olur. Kişinin kendi vücudundan alınan doku ile penis kalınlaştırma operasyonu yapılabilir.
- FUE Yöntemi İle Saç Ekimi
FUE Yöntemi İle Saç Ekimi Fiyatları için bizlere ulaşabilirsiniz. Saç köklerinin ense ya da vücudun başka bölgelerinden (göğüs, sırt gibi) 0.8-1 mm'lik çok ince özel iğnelerle tek tek alınması işlemidir. FUT yöntemi ile FUE yöntemi arasındaki tek fark köklerin alınma metodudur. Ekim aşaması her iki yöntemde de aynıdır. Birçok yazıda bu aşamada da fark varmış gibi yanıltıcı mesajlar verilir ki bilimsel ve etik temelleri yoktur. FUE yöntemi şu durumlarda yapılabilir: Dökülmenin az olduğu (Tip 2,3) ya da herhangi bir nedenle (yanık, yara dokusu, travma) lokalize küçük alandaki dökülmeleri olanlar. Ense bölümünde kesinlikle dikiş izinin oluşmasını istemeyenler, özellikle saçını çok kısa kullanmak isteyen gençler. Verici alanın elastikiyetinin şerit çıkarmaya uygun olmadığı durumlar, donör alanı çok gergin olan kişiler. Daha önce şerit yöntemi ile saç ekimi yapılmış ama dikiş izi belirgin kalmış kişiler. İstenen greft sayısı tamamlanıncaya kadar işlemler 2-6 gün süresince tekrarlanabilir. Özellikle FUT 'un majör bir cerrahi işlem olmamasına rağmen yine de cerrahi işlemden çekinen insanlar açısından tercih edilmeye zorlanan bir metod olmakla birlikte FUE için dezavantaj olarak sayabileceğimiz özellikleri şunlardır: Verici alanın saç kıllarının uzunluğu 1-2 mm olacak şekilde geniş bir şekilde traş edilmesi gerekmektedir. Bu özellikle verici alan olarak enseyi kullanmak zorunda olduğumuzda sorun olabilir. çünkü işlem sonrası hasta ensede çok kısa saçlarla bir süre gezmek zorunda kalacaktır. Bu olumsuzluk tüm yan saçları çok kısa kestirerek ortadan kaldırılabilir. İşlem FUT yöntemine göre daha uzun sürmektedir. Uygulamanın diğer yöntemin yanında daha yorucu olması nedeniyle FUT yöntemine göre daha pahalı bir tekniktir. Greft alımı aşamasında greft hasarı oluşabilmektedir. Bazı kökler derin dokuya kaçıp birkaç ay sonra kist ve enfeksiyonlara neden olabilmektedir. Bu yöntemle de hastalar çoğu zaman saçlarını çok kısa kestiremezler. Çünkü FUE' nin de izi kalır. Hem de kümülatif iz FUT'a göre daha çoktur. Küçük küçük bal peteği gibi noktasal izlere tatuaj gereksinimi doğabilir. Tatuajın kalıcılığı da birkaç yılla sınırlıdır. Tekrarı gerekebilir. Bu yönteme ameliyatsız demek etikle bağdaşmaz. Ameliyatın tanımından ne anlaşıldığı sorulmalıdır. Kansız bir yöntem midir? Hayır? Deri bütünlüğü bozulmaz mı? Bozulur. Ense derisinde yaratılan kesilerin uzunluğu FUT'a göre 20-40 kat daha uzundur ( daire çevresi= çap x pi sayısı. ) Sadece küçük yaralar dikilmeksizin kendi halinde iyileşirler. Bu sırada ekilecek bölgenin anestezisi sağlanarak köklerin yerleşeceği kanallar açılır ve greftler yerleştirilir. Greftlerin yerleştirilmesi çoğu zaman çoğu yerde hemşireler tarafından yapılmaktadır. Greft için açılan kanalların yönü estetik sonuç alma açısından önemlidir. Alnın ön kısmı ve ön saç çizgisinin belirlenmesi özel artistik çaba gerektirir. Saç ekiminin yapıldığı belli olmayacak derecede doğal sonuçlar elde etmeye çalışılmalıdır.
- Meme Büyütme Ameliyatında Protez Seçimi
Meme Büyütme Ameliyatında Protez Seçimi Birçok alanda olduğu gibi meme estetiğinde de birtakım yenilikler kaydedilmiştir. Günümüzde, dışardan bakıldığında hatta dokunulduğunda dahi protez olduğu anlaşılmayacak şekilde gerçek göğüs dokusuna yaklaşmış meme protezlerinde söz edebilmekteyiz. Bu durumda protez seçimi her zamankinden daha önemli olmaktadır. Başarılı bir meme büyütme operasyonu ve doğal bir görünüm protezin büyüklüğü ve şekli gibi birçok etkene bağlı olarak değişebilmektedir... Meme Protezi Nedir? Meme protezi meme büyütme ameliyatlarında kullanılan özel olarak tasarlanmış materyallerdir. Meme protezlerinin iç yapısı ve büyüklükleri ihtiyaca göre değişkenlik göstermektedir. Gerek damla gerekse silikon içerikli protezlerin hangisinin kullanacağına doktor ile birlikte karar verilmektedir. Günümüzde meme protezlerinin kanser yapıcı etkileri konuşulmaktadır ancak protezlerin kansere yol açma riski kanıtlanmış değildir. Protez Nasıl Seçilir? Meme büyütme ameliyatlarında kullanılacak olan protezlerin seçimi büyük ölçüde doktor tarafından yapılmaktadır. Meme protezlerinin türleri şu şekilde sıralanabilmektedir; - Şekil yönünden damla içerikli ve yuvarlak protezler; meme anatomisine en yakın şekle sahip olan damla protezler meme şeklinin daha dik bir görünüme sahip olmasını sağlamaktadır. Yuvarlak protezler ise tamamen yuvarlak bir görünüme sahiptir. - İçerik yönünden silikon ve serum fizyolojik içerikli; kişinin anatomisine en uygun tercihi yapmak için gerekli testlerin mutlaka uygulanması gerekmektedir. - Yüzey yapısı yönünden pütürlü ve düz; Çevresinde kapsül oluşumuna bağlı olarak tercih edilebilmektedir. Meme Protezinin Büyüklüğü Ne Kadar Olmalıdır? Meme büyütme ameliyatlarında en küçük protezin en doğal sonucu vereceği de kişinin göğüslerini dilediği kadar büyütebileceği de yanlış düşüncelerdir. Seçilen protezin büyüklüğü hastanın boyu, kilosu ve vücut yapısına bakılarak ve bir takım ölçümler sonucunda belirlenmektedir. Protezin doğal durmasındaki en önemli unsur protezin kişinin vücut ölçüleri ile yakalayacağı uyumdur. Bu nedenle protezin büyüklü konusunda cerrah ve hasta birlikte ortak bir karar varmalıdırlar. Hasta, cerrahın önerdiği protez boyutu ölçülerinin çok üzerine çıkmayacak ya da çok altına inmeyecek taleplerde bulunmalıdır.
- RİNOPLASTİ - BURUN ESTETİĞİ
Burun yüzün tam ortasında yer alan görünüm ve solunum açısından son derece önemli bir organdır. Rinoplasti (Burun Estetiği), en sık yapılan estetik işlemlerden biri olmakla birlikte aynı zamanda en zor estetik işlemlerden de birisidir. Rinoplasti ameliyatı her yönüyle çok iyi planlanmalı ve işlemler incelikle gerçekleştirilmelidir. Bu ameliyatla burnun boyutu küçültülebilir, varsa kemer kısmı alınabilir, burun ucunun şekli değiştirilebilir, burun delikleri küçültülebilir veya büyütülebilir, üst dudak ile burun arasındaki açı değiştirilebilir. Bu problemler yapısal olabileceği gibi geçirilmiş travmalara, operasyonlara da bağlı olabilir.Burun ameliyatları son yıllarda oldukça önemli değişimlere uğramıştır. Yıllar önce burun ameliyatlarının sadece estetik veya sadece fonksiyonel bir ameliyat olduğu düşünülüyordu. Bunun sonucunda da bazı Plastik Cerrahların burun ameliyatlarının sadece estetik yönüyle ilgilenmelerine neden oluyordu. Eğer fonksiyonel bir problem varsa onu da başka uzmanlık dalının gerçekleştirmesi gerektiği diye düşünülüyordu. Oysa rinoplasti bir form ve fonksiyon ameliyatıdır. Hasta hem rahat nefes alıp verebilecek hem de görünümünden memnun olacak. Hasta rahat nefes alıp veriyor ancak şeklinden memnun değil. Şekli kişini sosyal yaşamını olumsuz etkiliyor, öz güvenini kaybetmesine neden oluyor. Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Aynı şekilde hasta burnunun şeklinden memnun ancak rahat nefes alıp veremiyor ve buna bağlı olarak da kişinin bir takım sağlık problemleri ortaya çıkıyorsa yine kabul edilebilir bir durum değildir.Estetik rinoplastide standart bir burun şekli yoktur. Burun, yüzde tek başına değerlendirilmemelidir. Yüzün diğer kısımlarıyla harmonisi önemlidir. Bir kişide çok güzel duran bir burun başka bir kişide aynı oranda güzel durmayabilir. Çene yapısı, elmacık kemikleri, yanak, alın ve yüz iskelet yapısıyla bir uyum içerinde olan burun güzeldir. RİNOPLASTİ AMELİYATINI BEN NASIL YAPIYORUM VE SÜREÇ NASIL İŞLİYOR? Hasta operasyon kararını verdikten sonra ameliyat günü kararlaştırılıyor. Ameliyatları Ordu MEDİKALPARK ve Özel Ordu SEVGİ HASTANESİNDE yapıyorum. Ameliyattan 3-5 gün önce hasta tekrar kliniğime müracaat ediyor. Ameliyat planı tekrar gözden geçiriliyor, hastanın şikayetleri, soruları, beklentileri ve olabilirlik durumları tüm detayları ile tartışılıyor. Fotoğraf çekimleri yapılıyor ve ameliyatının yapılacağı hastaneye yönlendirilip ameliyat öncesi tetkikleri yapılıyor. Anestezi doktorunun onayından sonra ameliyat sabahı gelmek üzere hasta evine gönderiliyor. Hasta ameliyat sabahı en az 6-8 saatlik bir açlık süresi ile ameliyatı olacağı hastaneye müracaat ediyor ve yatışı yapılıyor. Ameliyatı genel anestezi altında genelde açık teknikle olmakla birlikte uygun olan hastalarda da kapalı teknikle yapıyorum. Ameliyat ortalama 2 saat sürüyor. Ameliyat sonrası servise alınan hasta 3-5 saatlik açlıktan sonra önce sıvı gıdalarla daha sonra yarı katı gıdalarla beslenmeye başlıyor. Kişiden kişiye değişmekle birlikte ameliyattan sonra şiddetli ağrılar olmuyor. Ameliyattan sonra ilk 1-2 gün, saatte 10-15 dakika olacak şekilde alın ve yanaklara soğuk uygulanmasını öneriyorum. Bu şekilde hem ödemi azaltmak hem de rahatlamak hedefleniyor. Burun dışına 1 hafta kalacak bir atel uyguluyorum. Burun içine tampon genelde kullanmıyorum. Ancak istisnai vakalarda kullansam bile ortası delikli silikon tamponlardan kullanıyorum ve 1-3 gün içerisinde tamponu çekiyorum. Sabah ameliyata alınan hastaları akşam, öğleden sonra ameliyata alınan hastaları ertesi gün taburcu ediyorum. Taburcu edilirken hastanın kullanması gereken ilaç ve burun spreylerini reçete ediyorum. 1 hafta sonra kontrole geldiğinde burundaki ateli, çıkarıp burun üzerinde 3 gün kadar kalacak bant yapıştırıyorum. Hasta taburcu edildikten sonra arzu ederse boyundan aşağısını, saçlarını da arkaya doğru olacak şekilde duş almasına müsaade ediyorum. Ameliyattan sonra kişi yaklaşık 10-15 gün içerisinde sosyal hayatına dönebiliyor. Ameliyattan sonra erken dönemde burun darbelerden korunmalıdır. Bu nedenle vücut teması gereken sporlardan ve gözlük kullanımından ilk 2-3 ay korunmalıdır. Uygun olan hastaların 1. 3. 6. ve 12. ayda kontrollere gelmelerini öneriyorum.
- SAÇ EKİMİ
Saç ekimi, saçların seyrek olduğu veya hiç olmadığı bölgelere daha çok ense kısmından olmak üzere göğüs, sırt, sakal gibi alanlardan alınan saç köklerinin transfer edilme işlemidir. Yaş, hormonal değişiklikler, bazı vitamin ve mineral eksiklikleri, stres, bazı sistemik veya kafa derisi hastalıkları ve ailede kelliğe yatkınlık gibi birçok faktöre bağlı olarak saç dökülmesi meydana gelebilir. Saç dökülmesi altta yatan bir nedene bağlı ise neden tedavi edilince dökülme de tedavi edilmiş olur. Ancak saç dökülmesinde daha çok genetik faktörler rol oynadığı için ve dökülme de kellikle sonuçlandığı için tek tedavisi saç ekimidir. Kellik sadece saç dökülmesi sonucu meydana gelmemekte bazen de yanık, travma, geçirilmiş saçlı deri hastalıkları veya operasyonlarına bağlı olarak da bölgesel kellikler oluşabilmektedir. Bu durumlarda da saç ekimi yapılabilmektedir. Gelişen teknolojiyle birlikte Ülkemizde, özellikle son yıllarda saç ekimi büyük bir ivme kazanmış ve bu anlamda ülkemiz bir cazibe merkezi haline gelmiştir. Bu duruma gelinmesindeki en önemli etken ise gelişen teknolojiyle beraber saç ekimi tekniklerinin de gereken yenilenme ve gelişmeyi başarmasıdır. Bunun sonucunda daha az izle, daha fazla sayıda kökle daha doğal sonuçlara kavuşulmuştur. Saç Ekimi Nasıl Gerçekleştirilir? Saç ekimi, sedasyon altında lokal anestezi ile steril şartlarda yapılan bir cerrahi işlemdir. Ekim yapılacak olan alanın büyüklüğüne göre 4-8saat sürebilmektedir. Saç ekiminde birçok teknik olmakla birlikte günümüzde daha yaygın olarak FUE (Folliküler Ünite Ekstraksiyon) yöntemi tercih edilmektedir. Bu yöntem üç aşamada gerçekleşir. Birinci aşamada ense bölgesindeki (ense bölgesinde yeterli saçı olmayanların göğüs ve sırt bölgesindeki) köklerin elektrikli bir mikromotor sayesinde tek tek alınması, ikinci aşamada ekim yapılacak alana kanalların açılması ve üçüncü aşamada da toplanan köklerin açılan kanallara tek tek transfer edilmesidir. Her bir kökte genelde 2 olmak üzere 1-4 arasında saç teli bulunur. Bu aşamalardaki en kritik noktalar; Kökler alınırken köklere zarar vermemek İdeal çaplardaki mikromotor uçlarını kullanmak Kanalları açarken uygun açılarla eğer hastada mevcut saç varsa onları referans alarak onlarla aynı açılarda kanal açmak Uygun çapta ve derinlikte kanallar açmak Kökleri uygun açıda ve derinlikte açılan kanallara titiz bir şekilde yerleştirmektir. Saç ekiminin doğallığı konusunda en önemli hususlardan birisi de ön saç çizgisinin planlanmasıdır. Ön saç çizgisi tabanı geniş ‘U’ şeklinde düzensiz sınırlı olmalıdır. Yıllar önce ön tarafta düzgün bir hat şeklinde yapılan saç ekimlerine sıkça rastlanılmakta idi. Bunun doğallıktan uzak bir görüntü olduğu fark edilince girintili çıkıntılı simetrik adeta testere dişi şeklinde ekimler yapılmaya başlandı. Oysa ön saç çizgisi girintili çıkıntılı olmalı ancak testere dişi gibi simetrik de olmamalıdır. Saç ekimindeki doğal ve kalıcı sonuçlara ulaşmadaki en önemli unsurlardan birisi de bu kriterleri uygulamayla birlikte saç ekimini yapacak olan ekibin deneyimidir. Ekip tercihen bir Plastik Cerrah yönetiminde mutlaka sağlık kökenli kişiler tarafından yapılmalıdır. Çünkü bu bir cerrahi işlemdir ve cerrahi işlem de steril aletlerle steril koşullarda sağlık ekibi tarafından yapılır. Saç Ekimi Sonrası Süreç Nasıl İşliyor? Saç ekimi yapılacak olan alanın büyüklüğüne göre 4-8 saat süren işlemden sonra hasta kullanması gereken ilaçlarla ve birtakım önerilerle evine gönderilir. İlk bir iki gün göz altlarında ve yüzde bir miktar ödem olabilir. Mümkün olduğunca sırt üstü ve başın bir miktar yüksekte yatması tavsiye edilir. 3. veya 4. günde ilk yıkama yapılır. Yıkamadan sonra 1 hafta on gün süren bir bakım periyodu için hastaya tavsiyelerde bulunulur. 2-4. haftalardan sonra kabuklanmalar oluşmaya başlar ve saç köklerinin uçları dökülür. 3. aydan sonra saçlar yeniden çıkmaya başlar ve yaklaşık 9-12 ayda tamamen çıkmış olur. Saç ekiminde ilk yıkamadan sonra kişi normal sosyal yaşamına dönebilir.
















